Modernizmle Gelen Sosyal Çürüme Modernleşme süreci, 18. yüzyıl sonlarından itibaren Batı’da ve sonrasında dünya çapında hızlı değişimlere yol açtı. Modernizm, bilgiye, bilimsel ilerlemeye ve bireysel özgürlüğe vurgu yapan düşünce ve kültür hareketlerini kapsar.
''Bilgi Çağında Cehalet ve Mutluluk Paradoksu'' yazısının devamı olarak hazırlandı ''Cehalet İnat Bilgiyle Var Olmak''.
İklim yasası, kâğıt üzerinde çevreyi koruma amacı taşıyan bir yasal düzenleme gibi görünse de, gerçekte küresel sermaye yapılarının ve ideolojik odakların dayattığı bir baskı aracıdır. Bu yasa, ne çevreyi gerçekten korumakta ne de toplumun faydasını gözetmektedir. Aksine, ekonomik bağımsızlığı zedeleyen, milli egemenliği hiçe sayan ve sosyal adaleti derinleştiren bir sürecin meşrulaştırılmasıdır.
Görmezden gelinen durumlara farkındalık oluşturmak için; sadece kendin için değil, başkaları için de farkındalık yaratmak çok değerli.
Unutma: bazı takıntılar senin değil, toplumun içine işlediği sessiz emirlerdir. Onları anlamak, sadece psikolojik değil sosyolojik bir uyanıştır da.
Sosyal sorunlarla mücadelede sadece ekonomik ya da politik çözümler yeterli değildir. Toplumun temel yapı taşı olan ailenin korunması ve güçlendirilmesi, daha sağlıklı ve mutlu bireyler ile sürdürülebilir bir toplum inşa etmenin anahtarıdır.
Zihin, beş boyutlu bir evrendir; keşfetmeye hazır mısın?
Yalınlaştıkça Derinleşir, Saflaştıkça Huzur Buluruz
Sosyoloji yalnızca bir bilim değil, aynı zamanda bir farkındalık biçimidir.
Dağıldığımızı düşünüyorsak, nasıl toplayabileceğimize dair de bir görüşümüz olmalı.