TURİZM GELİRİ Mİ YOKSA ÇEVRESEL İFLAS MI?
Hep bir sloganla başlar ya hani ; “YAZA MERHABA PARTİSİ!” ,
“BU YAZI ROCK FESTİVALİYLE KARŞILIYORUZ!”,
“ELVEDA BAHAR AÇILSIN KUMSALLAR!”
Merhaba Sevgili Dostlarım,
En son bahardan bahsederken yazı da getirmiş olmanın verdiği umut, 8.sayımızı beğenilerinize sunmanın verdiği onurla tekrar sizleri en hasbî hissiyatımla selamlıyorum.
Bilemiyorum acaba havaların ısınmasıyla birlikte bu yaza dair tatil planlamaları nasıl ve ne şekilde yapılıyor, güneş yağları fiyatlar artışa geçmeden stoklandı mı ? Eskiyen havlular yer bezi yapılıp yerine yenileri alındı mı ? Sahi, terlikleri de sakın unutmayalım değil mi ? Yoksa kumsalda yalınayak halimiz nice olur ? Bir tatlı telaş bir umut dolu sevinç, yaz ayları gelince hemen her yaştakilerin yaşadığı hayattan anlar anılar bunlar. Ne güzel!
Bir de madalyonun diğer yüzü var hiç şüphesiz, eğlenirken ötelenen, neşeyle gülerken sonrasında üzen, kahkaha dolu dakikalardan sonra kahreden fotoğraf kareleriyle kimi haberlerde manşet olan. Ne oluyor şimdi? Diye sorduğunuzu duyar gibiyim fakat Turizm ve Çevre konulu 8.sayımızda biraz umut biraz da düşünce dünyamızı tetiklemek maksadıyla içimden geldiğince kelimelerimi zihinlerinize sunmak istedim sadece.
Dünyayı etkileyen halen de hayatımızdan çıkıp gitmeyen şu salgın gölgesinde Turizm Sezonu da açılıyor ülkemiz de. Tüm ilgili Devlet erkânı bir dizi tedbirlerden bahsediyor hemen her gün her saat tüm kanallarda tüm sitelerde yayınlanan haber bültenlerinde. İyi de yapıyorlar aslında, bir nevi toplumsal bilinç oluşmasına katkı sunuyorlar temizlik anlayışının yüksek hassasiyete kavuşması noktasında. Mesele turizm gelirleri ile ülke ekonomisinin canlanmasına katkı olduktan sonra her meşru teşvik şüphesiz hem milletimin hem memleketimin âli menfaati icabı güzel bir aksiyon.
Ancak eksik kalan birşeyler var sanki, bizler her Rock Festivali sonrası cânım kırlarda ormanlarda necis bira şişelerinden tutunda fast food artıklarına kadar bir dolu “Çöp” manzarasını medeniyetin tasavvuru addedilen festivaller sonrasında görmek işitmek zorunda mıyız ? Doğa herkese ait herkes için olan değil mi ?
Başka bir açıdan, sülale boyu gidilen piknik alanlarında kalabalık aile olmakla övünen dede ve nineler tüm evlatlarına günün sonunda bir “mıntıka temizliği” yaptırsa fena mı olur ?
Hangi turistik etkinlik, festival ya da kültürel etkileşim olursa olsun tüm kumsallarda piknik alanlarında turistik tesislerde, hasılı bir arada toplu etkinlik yapılan yerlerde, etkinlik ya da konaklama süresi sonunda mıntıka temizliği yapmak, bir elde alkol bir el havada lebalep sallanmaktan çok daha medeni bir davranış olmaz mı ?
Çevre bizim çevre hepimizin, çevre geleceğimizin çocuklarımızın, öyleyse biraz daha Sorumluluk hem de hemen şimdi! Yarın çok geç olmadan…
Yaz Mevsimi Hepimize sevinç umut ve bereket getirsin inşaAllah. Temiz bir çevre için Hep Birlikte Sevgiyle...
(İstanbul, 30 Mayıs 2021)
*Zafer Cebeci
Eğitimci Sosyolog-SMMM
