Sosyolog Dergisi Bir DUSODER Yayınıdır

Kapatmak için ESC Tuşuna Basın

TOPLUMDA DEZAVANTAJLI GRUP(YAŞLILAR)

 

  
  

TOPLUMDA DEZAVANTAJLI GRUP OLARAK “YAŞLILAR”

İnsanlar doğdukları andan itibaren her an gelişerek ve değişerek hayat döngülerini devam ettirmektedir. Gelişim kaçınılmaz bir gerçek olup, bu döngüde dezavantajlı gruplar meydana gelmektedir. Yaşlı ve bakıma muhtaç insanlar da bu grubun içinde yer almaktadır. Yaşlılık; fiziksel, psikolojik ve biyolojik değişimler ile birlikte bireylerin birçok alanda eskiye oranla daha kısıtlı hareket etmelerini kapsamaktadır. İhtiyaçlarını gidermek te sorun yaşamaları, iş alanında verimlerinin düşmesi, sağlık sorunlarının artması, toplumsal uyumun zorlaşması, etkili iletişim lerde kayda değer bir farkın ortaya çıkması ve daha birçok nedenden ötürü dezavantajlı grup statüsüne girerek; sosyal politikaların da konularından biri olmaktadır. Sanayileşmeden itibaren aile yapısındaki değişimler ile birlikte yaşlının artık geleneksel aile biçimindeki önemini yitirmeye başlaması, yaşlanma ile birlikte gelirin azalıp bakım masraflarının artması, sağlık sorunlarının çoğalması ve kendi işlerini yapmakta sıkıntı yaşamaları, yaşlılara yönelik politikaların ortaya çıkmasında etkili olmaktadır. Yaşlıların bakımı ve korunması onların gözetilmesi Sosyal Devlet anlayışı için önemli bir yer tutmaktadır. Yaşlanma tüm insanlar için bir gerçek olup, yapılan yaşlılık uygulamaları toplumsal önem teşkil etmektedir. Devlet; yaşlıları koruma, bakımını üstlenme, hizmet etme konusunda bir sorumluluğa sahip olmaktadır.

Yaşlıların en çok karşılaştığı sorunların başında kaybedilen ekonomik gelir ve bakım sorunu gelmektedir. Türkiye’de de yaşlılara uygulanan sosyal politikalar iki başlık olarak ele alınabilmektedir. Bu politikalar: Sosyal güvenlik hizmetleri ve sosyal hizmetlerdir. Sosyal güvenlik hizmetlerinin başında yaşlılık sigortaları yer almaktadır. Sigorta ve ödemeler ile yaşlıların kaybettikleri gelir seviyelerinin telafi etmek amaçlanmaktadır. Sosyal yardımlar için belirli bir yaş sınırı uygulanmaktadır. Düzenli aylığı bulunan yaşlıların haricinde, yoksul ve çalışma koşulları bakımından zor durumda kalan yaşlılar için de bazı düzenlemeler yapılmaktadır. Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı 1976’da kabul edilen 2022 sayılı kanununda “65 yaşını Doldurmuş, Muhtaç, Güçsüz ve Kimsesiz Türk Vatandaşlarına Aylık Bağlanması” hakkında imkânlarını arttırmaya devam etmektedir. Yaşlı bireylere yönelik bakım hizmetlerini ise; rehabilitasyon merkezleri, huzurevleri, yaşlı dayanışma merkezleri ve yaşlı hizmet merkezleri oluşturmaktadır. Huzurevleri, yaşam evleri ve diğer kuruluşlar yaşlıların daha rahat, sağlıklı ve huzurlu bir şekilde devlet tarafından koruma altına alınmasını, devamlı bakımlarını ve psikolojik desteğini kapsamaktadır. Sosyal ilişkilerini ve sağlık ihtiyaçlarını gidermekte ve devamlılık sağlamaktadır. Evde bakım konusunda birçok aileyi rahatlatmakta ve maddi bakımdan kolaylık sağlamaktadır. Yaşıtlarının yanında ise kendisini yalnız hissetmeyerek etkileşiminin devamlılığını sağlamaktadır. Sonuç olarak bakıldığında yaşlılara yönelik uygulanan hizmetler çoğalan nüfus ile birlikte bir artış göstermekte ve yaşlıların topluma uyumunu eskiye oranla daha iyi bir dereceye getirmektedir. Bu durum sürekliliği beraberinde getirmektedir. Sosyal Devlet anlayışını benimseyen her ülke belirli hukuki çerçeveler ile bu durumu düzenlemekte ve düzenlemeye devam etmektedir.

 

Leave a comment

Your email address will not be published. Required fields are marked *

Dergiler