KALBİN AKLETME VAGONLARI
"Hoşça bak zatına kim mübde-i âlemsin sen
Merdüm-i dide-i ekvan olan âdemsin sen"
Şeyh Galip
İnsanın hikâyesi tüm canlılar içinde hayli kıymetli, özel ve üstün nitelikler taşımaktadır. Bu cihetle baktığımızda o yapının görkemini görmek imkânsız değildir. Bu görkemin de kendi içinde bir oluşum ve gelişim süreci vardır. Akıl ve ruh bütünlüğünün yapı taşlarını oluşturan türlü faktörler, türlü süreçler ve yollar vardır. Ki bunlar insan varlığının önemine hizmet etmektedir. İlim ve fıtrat bir araya geldiğinde sayısız kombinasyon, sayısız olasılık vuku bulur. Türlü yollar, türlü kimlikler oluşturur. Bu da sadece yaratılmışlardan insanoğluna verilen bir özellik, bir ayrıcalıktır. İnsan doğası gereği (ki biz buna fıtrat diyoruz) kendi istikametine göre şekillenir. Bu şekillenmenin en önemli yapıtaşı ilim, yani eğitimdir. Yeteneklerimizi ancak bu yolda keşfeder ve istikametimizi bu şekilde oluştururuz.
Eğitim sadece akla değil ruhumuza da hizmet eder. Fıtratla harmanlanır ve gittiği yol ile kişinin hayattaki duruşunu oluşturur. Buna bir bakıma, kişinin anlam arayışının yerinde karşılığı da diyebiliriz. Kişi istikamet çizerken, başta hangi rota ve amaçla başlamış olursa olsun, ilmiyle birlikte yeni deneyimler yakalar ve olmak istediği yeri gerçek manasıyla keşfeder. Bu da yaşam amacının keşfidir bir bakıma. İnsan doğasının ve varlığın sayısız anlamı vardır, bunu okuduklarımızla keşfetmeye başlarız. Eğitildikçe düşüncelerimiz pekişir, türlü anlamlar yükleriz kendimize, karşımızdakine, hayatın tümüne. Toplum içinde rollerimiz belirlenir, kimliğimiz oluşur. O kimlik yeni aidiyetler doğurur, var olan evinin dışına çıkar ve farklı farklı evlere girilir, farklı farklı hayatlara dokunulur, deneyimler edinilir. Bunu bilinçli yapmayı sağlayan yegâne şey de ilimdir.
Yunus Emre’nin dediği gibi, "İlim ilim bilmektir. İlim kendin bilmektir." İlim önce kendimizi bilmemize olanak sağlar ve kişinin tüm hayatını kapsayan bir süreçtir. Kişinin hayatı yorumlayışı, anlam yükleyişi ,bakış açıları, duruşu, statüsü, sosyal kimliği vb. faktörler eğitim ile çeşitlenir ve pekişir. Eğitim ile ilmimiz arttıkça, kendi benliğimizi oluşturmaya başlarız. Bu da kendimize anlam ve amaç yüklemek için, ya da varoluş nedenimizi keşfetmek için en güvenilir yoldur. Aksi olduğu durumların varlığını düşünelim bir de; kişi bir rota belirleyemez ya da hayatta mevcut farklı rotalarından bile bir haber hâlde olduğu yerde öylece duruverir. Bir durumu yorumlarken yanılgılara daha müsaittir; çünkü farklı olan tüm olasılıkların varlığından bile haberdar değildir. Bilmedikleri ile karşılaştığı alanlarda esnek duruş sergileyemez ve tökezleme yaşayabilir. Bu durum onu içten içe yorar ve pek çok zorluğa mahkûm eder hâle getirebilir. Kendini bilmesinin önünde koca bir engel teşkil eder.
İnsan tabiatı gereği sosyal bir varlıktır. Bu sosyallik içinde pek çok nitelik barındırır. Ben bunları tren vagonlarına benzetiyorum. Tüm vagonlar farklı farklı kişiler taşısa da, trenin istikamet bellidir. Vagondaki kişilerin farklılıkları varılacak noktanın aynı olması durumunu, yolculuk esnasında sekteye uğratabilir. Kimi için yorucu ve eziyetli, kimi için keyifli ve huzurlu geçebilir. Kimi görmez etrafındakini, kimi hayran hayran bakar gördüklerine. Bunun bizim bakış açılarımızdan kaynaklı bir durum olduğu ise aşikârdır. Ve bunu keşif hayatı keşfetmek ile eşdeğerdir. Bir taraftan bu başka başka kişiler vagonlar arasında dolaşırken bir sosyallik hâli hâsıl olur. Kimi iyi hâlden faydalanır, kimi o hâllerin tümüne kapalıdır. Bu açıklık ve kapalılık durumunun eğitimin varlığı ile açıklandığı kanaatindeyim. Eğitim bir şeyleri bilme ve öğrenme hâlidir, yolculuk hâlidir. Pek çok da çeşidi vardır. O yolda ne kadar çok kalırsak, o kadar çok nasipleniriz karşımıza çıkan türlü olasılıklardan. Kalbi mutmain kılmak, onu beslemek ve en güzel şeyi yani "Gerçek Sevgiyi" keşfedebilmek de bu yoldan geçer. "Gerçek Sevgi"de; kişinin varabileceği en üst düzey keşfidir. Umarım hepimiz o vagonlarla ve o keşifte, Gerçek Sevgi yolculuğunda olduğumuzun idrakiyle, türlü deneyimlerle kesemizi doldura doldura en güzel şekilde yolda kalabilmeyi başarabiliriz. Vesselam.