Sosyolog Dergisi Bir DUSODER Yayınıdır

Kapatmak için ESC Tuşuna Basın

5G VE COVID-19

Her Zaman Hızlı Olmak İyi Midir?

Günümüz dünyasında gerek teknoloji alanında gerekse insan ilişkileri alanında değişim hızının birbiriyle örtüşmekte olduğunu görmekteyiz. Açıkça söylemek gerekiyor ki kimin kimi geliştirdiği konusu ayrıca bir tartışma konusu olabilir. Dünya nüfusunun büyük bir çoğunluğunun elinde akıllı telefon olarak taşıdığı bu cihazlardan mevcut. İyi ya ne var bunda diyenleri duyar gibiyim.

Akıllı telefonlar hayatımıza girdikten sonra bu alanda kolaylık sağlayan birçok özelliğe sahip mobil uygulamaları da beraberinde getirdiğini kabul etmekteyim. Fakat, talep edilen mobil teknoloji geliştirme hızı birtakım sorunları da beraberinde getiriyor.

Mobil teknoloji alt yapılarının en önemlisi baz istasyonları. Uzunca bir süredir baz istasyonlarının sağlığa birtakım zararlarının olduğu bilinmekte. 3G, 4G, 4,5G derken 5G teknoloji kapımıza dayandı. 5G ile ilgili birçok kaynak bulma imkânımız var. Nedir, ne değildir diye birçok yerde yazılar, sözler söylendi.

En önemlisinde:

2015'te Birleşmiş Milletler ile Dünya Sağlık Örgütü'ne 40 ülkeden 200'ün üzerinde bilim insanı 5G ile ilgili endişelerini iletmişti. 2019'da tam 26 bine yakın bilim adamı imza attıkları dilekçeyle moratoryum çağrısı yaparak 5G teknolojisinin insan ve çevre sağlığına zararlı olması sebebi ile kurulumun tamamen durdurulmasını talep etti. Fakat buna rağmen hızla birçok metropolde 5G baz istasyonu kurulumu devam ediyor. Peki, bu 5G teknolojisinin Covid-19 ile bağlantısı nedir diyeceksiniz.

 

İlk olarak 5G Covid-19’un çıkış yeri olarak da bilinen Wuhan’da kuruluyor. Çin hükümeti 2019 sonbaharında 5G’yi kullanmaya başlıyor. Hastaneler dahil birçok alanda bu teknolojiyi yaygınlaştırıyor. Covid-19 yayılma hızına bakarsak, 5G teknolojisinin kurulduğu bölgelerle örtüşmektedir (İtalya, Fransa vb.).

Yeni nesil robot teknolojisinin 5G ile entegrasyonu sağladığı 60 GHz kablosuz enerji ile kabul görüyor. Buna nesnelerin interneti diyerek sempatik hâle de getiriliyor. Ancak 5G, oksijenin yapısını değiştirdiği saptanmış olan 60 GHz enerji, oksijen moleküllerince emilebiliyor. Düşünün bir kere, insan vücudundaki oksijen emilimi ile oynandığında ilk olarak etkilenen organımız da akciğerler. Yakın zamanda bu teknolojinin ülkemizde havalimanlarında kurulduğunu biliyoruz.

Şimdi! akla gelen soru şu Her zaman hızlı olmak iyi midir?”

 

 

Kaynaklar:

www.cnnturk.com

Koronavirüs ile 5G arasında nasıl bir bağlantı var

https://www.globaltechmagazine.com/2020/06/22/covid-19-golgesinde-5g-teknolojisi-komplo-teorisi-mi-yoksa-gercek-mi/

www.bbc.com

Koronavirüse 5G denemelerinin neden olduğu doğru mu?

www.drozdogan.com

5G TEKNOLOJİSİ SAĞLIK İÇİN BİR RİSK MİDİR VE KORONAVİRÜS SALGININDA ROLÜ VAR MIDIR?

Leave a comment

Your email address will not be published. Required fields are marked *

Dergiler